Deplasman nedir ve kimler gider ?
Valla bu deplasman denilen şey herkese göre farklıdır. Bazısına kaçış, bazısına kavuşmadır. Bazen her hafta deplasmandır eğer ki stadın Olimpiyat Stadıysa. Otobüsle gidersin, trenle gidersin, uçakla gidersin, arabanla gidersin ama muhakkak gidersin.
"Kendi stadına gittin yetmedi kalktın bide taaaa oralara kadar gidiyorsun." bu bazen anne, bazen sevgili, bazen de bir eşin isyanıdır. Bırakırsın buradakileri gidersin hem de hiç olmamışlarcasına. Otobüse bindiğinde farklı bir yaşantı başlar. Sonunu bilmezsin bırak sonunu 1 dakika sonra ne olacağını bilmezsin. Şehrinden 700 km ötede ve hala yoldayken kara haber alabilirsin ve yapacağın bir şey yoktur. Ama yine de gidersin.
Deplasmanda herkesin farklı hikayesi vardır hatta bazen aynı olay da farklı hikayelerin kahramanı olursun. Deplasman bazen kelle koltukta gitmektir, ama her defasında yanında kinin canı sana senin canın ona emanettir. Bir tas çorba için onca saat beklemektir deplasman. 45 derece sıcaklıkta klimasız otobüsle yolculuk etmektir ve otobüs acaba nerede bozulacak diye beklemektir. 13 saat camı olmayan otobüsle yolculuktur deplasman. Arkadan yükselen ağır sigara dumanıdır deplasman.
Abidir kardeştir deplasman. Bir olmaktır, sevdadır, isyandır hani derler ya hayatın ta kendisidir deplasman. Zengin fakir yoktur o otobüste, herkes paylaşır.
Deplasman arkadakilerin,ortadakilerin ve öndekilerin ayrı ayrı hikayesidir. Ama en zoru da ortadakilerin hikayesidir. Ortada olanalar ya yeni yeni deplasmana gitmeye başlamıştır yada pek kimseyi tanımıyordur yada yaşı küçüktür. Başına ne geleceği ile ilgili herhangi bir fikri yoktur. Otobüsün arkasında ayrı bir tayfa önünde ayrı bir tayfa. Sessizlik varken bile tam bir kaostur onun için. Kim ile nasıl konuşulur, kim büyüktür kim küçüktür belli değil. Arkadan ayrı bir ses önden ayrı bir ses. Önce "Allah'ım nereye düştüm ben ?" sonra "Bitse de gitsek" en sonunda "İki hafta sonra Kayseri var erkenden gelip otobüse binmeliyim" derler. İşte ortadakilerin hikayesi budur. Ama aslında herkesin hikayesi ortadan başlar.
Ortadan başlayan hikaye "Arka beşli" de devam eder. Orası gerçekten ayrı bir dünyadır. Dumandan göz gözü görmez, tezahüratlar oradan başlar, yanıcı ve yakıcı maddelerden onlar sorumludur. Hatta en çok sorumlu oldukları şey de otobüstekilerin can güvenliği. O can güvenliği için tüm tedbirler alınır. Gerekli tüm sorumluluk alınır. Yolculuğun her anı en güzel dakikaları belki de orada yaşanır.
Ön taraf ayrı bir hikaye, orası deplasmanın bürokrasisidir. Bir çok şey oraya danışılır. Oranın en ulvi görevi şoförü ayık tutmaktır. Bunun için gerekirse uyunmaz. Arkada ki kardeşlerin ihtiyaçlarına isteklerine bu merci cevap verir (yada vermez o oranın insiyatifinde ).
Tribün bir çok insanı birleştirir, DEPLASMAN bir çok insanı kardeş yapar. Asıl orada tanırsın tribünde ki arkadaşını. Asıl orada öğrenirsin tribün hiyerarşisini. Deplasman, Tribün denen okulun belki de en önemli dersidir. Düşünsene yıllarca bir çok şehre gidersin ama o şehir ile ilgili tek bir bilgin bile olmaz çünkü sadece oranın stadını bilirsin ha birde polislerini. Bunu dışarıda ki insana anlattığında direk mavi ekran verir. Anlamaz, anlayamaz o hissiyatı bilmeyen anlayamaz.
E böyle olunca da herkesin farklı bir deplasman hikayesi oluyor. Ben hepsini dinlemeye hazırım
5 yorum:
Yukarida inceden deplasmana bir giris yapmis cace abi.Eminimki benim gibi okuyan herkesin ozellikle otobüsün bölümlerinin anlatildigi bölümde yüzlerinde ufaktan bir tebessüm oluştu. Ortada baslayip arka 5lide zirveye ulasan ve en önde biten hikaye aslinda deplasman. Deplasmani sevmekteki en onemli etken ilk deplasmandir. Bazisinin ilk deplasmani oyle facia gecerki birdaha gitmek istemez. Bazisiysa o otobuste kendini bulur binmedigi zaman kalbinin bir kismi bostur. Otobusteki tayfada cok onemlidir. Arkada ve onde yasca ve tribun yasi olarak buyuk saygi deger abilerin yaninda bir suyu 10 kisi ictigin kardeslerin. Dillerde besteler,halaylar,türküler,abilerin onderliginde yarismalar kisacasi makaranin tavan yaptigi mekandir deplasman otobusu. En güzel bestelerde deplasman otobüsünde çıkmıştır (Ömür boyu sürecek,sen varya sen,nevizade geceleri...). Oyle bir yerki deplasman otobusu yaraticiligin tavan yaptigi,uzuntulerin pardon gozume toz kacti nidasiyla paylasildigi ve gorebileceginiz en icten mekanlardan biridir. Kimisi evden deplasmana kacar,kimisi 5 dakikada bir ailesine telefon acar. Yollarda ne aile ozlenir nede sevgili cunku Babaya ilk karşı geliş,anneye soylenen ilk yalan, sevgiliye edilen vedadır GALATASARAY. Ozlenen galatasaraydir kavusulacak olan yine galatasaraydir. Deplasmanin en keyifli tarafidir otobus. Mersin,Antep gibi bitmek bilmez deplasmanlar ozellikle cok sevilen ama en nefret edilenleridir. Cuma gunu gidip sali gunu dondugumuz mersin deplasmanimiz var bizim :) uzun lafin kisasi deplasman otobusu bizim kendimizi buldugumuz yerdir.
Yuregine saglik abi..
en cokta arkadaki kardeslerin ıhtıyacları ön taraftakilerin ınsıyatifinde kısmına tebessum ettim :) bu konu hakkında kalan en guzel anı arka taraftan sımdı ısmını vermek ıstemedıgım yası 40 dayanmıs abının cişimiz geldı dursun artık otobus yeter yaa deyip bagırması ve ön kısımdaki bır baska yasca buyuk ABILERIN ABISI öcü erol abının bune lan altınıza bezmı baglıyalım 10 dakkada bır cişimiz geldi dıye bagrıyorsunuz serzenişi:)
bu arada aggressivo kımdır ?dıye googledan aratırken kendımı burda buldum sanırım ultras gıyımden önce ultras nedir? olmanın gerektırdıgı hükümlülükler nelerdir bu blogdan gecıyor:)
Bunu Erol Abiye Okutacağım Abi 😊
Yorum Gönder